26 Ekim 2013 Cumartesi | By: YeniAy M.

Güç Yüzüklerine Dair

 
UYARI: Kitap hakkında bilgi içerdiğini unutmayınız.
 

Güç Yüzüklerinin Yapılışını Biliyor musunuz? Ya Dunedain'ların Hikayesini? O zaman buyurun.

 

Kitabın konusu ise Sauron, elfler ve Dunedan insanları üzerine kurulmuş bir kitap. Ana konumuz ise Güç Yüzükleri üzerinden ilerlemekte.

"Eldar(elfler) arasında denir ki, insanoğlu, Morgoth'un gölgesi döneminde dünyaya gelmiş ve hızla onun boyunduruğu altına girmiş; çünkü onların arasına casuslarını yollamış, İnsanoğlu onun şeytani ve kurnaz sözlerine kulak vermiş, korkmalarına rağmen Karanlık'a tapmışlardı. Ama içlerinden bazıları kötülüğe sırtlarını dönerek akrabalarının topraklarını terk etmiş, batıya doğru ilerlemişlerdi; çünkü Batı'da, Karanlık'ın gölgeleyemediği bir ışığın var olduğu hakkında söylentiler duymuşlardı.... Sindar dilinde Edain diye isimlendirildiler; çünkü Eldar'la dost ve yandaş oldular, Morgoth'a karşı yapılan savaşta büyük kahramanlıklar gösterdiler."

"İşte dünyaya yayılışları böyleydi ve atalarından biri Parlak Earendil'di; destanında da anlatıldığı gibi, Morgoth neredeyse zafere ulaşmak üzereyken Earendil, İnsanoğlu'nun Rothinzil dediği gemisi Vingilot'u inşa ederek Valinor'u aramak için yelken açılmamış denizlere yol aldı ki; İki akraba adına Güçler'in huzurun da konuşmak istiyordu. Zira Valar onlar acıyabilir, kendilerine en çok ihtiyaç duydukları bu günlerde yardım eli uzatabilirdi. Elfler ve İnsanlar ona Kutlu Earendil dediler; çünkü uzun uğraşların ardından arzusuna ulaşmış, Batı'nın Efendileri'nin orduları Valinor'dan yardıma gelmişti. Ama Earendil çok sevdiği topraklarına, artık dönemeyecekti."

Ve böylece Melkor mağlup edilip, uzay boşluğuna hapis edildi. Eldar Batı'ya davet edildi.  Vala Eönwé üç sadık hanedan olarak anılan, insanların Babaları'na hediye olarak aralarına inmiş ve onları eğitir. Ve en önemlisi onlara hiçbir ölümlünün sahip olamayacağı kadar uzun bir ömür verdi. Üstüne üstelik yaşamaları için bir ada yaratıldı. Ve böylece başladı Dunedain'ın, İnsanlar Arasındaki Krallar, çağı.

Dunedain kendilerine bahşedilen uzun ömür ve bilgiyi iyi kullandılar ve yıllar boyunca krallıkları ihtişam, bilgelik ve zenginliğin merkezi oldu. Bu halkın ilk kralı ise yarı elf olan ve insan olmayı tercih eden Elrond'un kardeşi Eros oldu. Böylece Dunedain insanları ile Elrond'un halkı sadece babaları Earendil sayesinde değil kardeşi sayesinde de birleşmiş oldu. Iluvatar tarafından Eldar'a verilen ölümsüzlük armağanı Valar tarafından geri alınamıyordu ama yarı elfler için bu durum böyle değildi. Valar da bu seçimi onlara bırakmıştı. Bu yüzden uzun bir ömüre sahip olsa da Elros insan olarak yaşadı ve öldü, elf olarak kalmayı seçen kardeşi Elrond ise ölümsüz olarak yaşamaya devam etti.

Maalesef asırlar geçtikçe Dunedain insanları da değişmeye başladı. Altın çağını yaşıyorlardı ve en zirvede idiler. Lakin bir insandılar ve her insan gibi tamahkardılar. İlk doğan olarak anılan Eldar'ın ölümsüzlüğünü kıskanmaya başlamışlardı. Onlar gibi olmak istiyorlardı. Eldar bunu duydu ve Valar'a haber etti. Valar onlara elçiler gönderdi ve tavsiyeler, açıklamalar yaptı ama buna rağmen başta kralları olmak üzere Dunedain 'ın istek ve düşünceleri değişmedi. İlk önce kalben daha sonra ise sesli olarak, açık açık Valar'a karşı gelmeye başladılar. İhanet edenler arasında kendilerine "Sadıklar" diyen Dunedain kitlesi de vardı. Bunların içinde gizlice yaşamaya başladılar. Hatta bunlardan biri tekrar kral oldu ama ölümünden sonra yerine gelen başka bir kral ki güçlü, azimli, hırslı ve becerikli fakat tamahkar, kibirli kral, Sauron'a savaş açtı. Yenileceğini anlayan Sauron teslim oldu ve bir daha herhangi bir oyun yapmayacağına söz verdi ama kral ona güvenmiyordu. Sözünü tuttuğundan emin olmak için onu evlerine götürüp, hapis etmek istedi ve buna dünden razı olan Sauron onlarla birlikte Dunedain'ın arasına girdi. İlk aşamalar sessizce olup biteni izleyen ve Valar'a karşı isyan halinde olduklarını gördüğü insanlar karşısında tertipler kurdu ve krala zehirli sözler fısıldadı. Yakın zamanda tek dinlediği kişi de o olmuştu. Böylece Valara açık açık isyan bayrağı açıp, savaşmak isteyen Dunedain'lar, Ak Ağaç'ı dahi yok etmek istediler. Ama Isıldur bir şekilde ağacın meyvesini kopartmayı başarıp sakladı ve ak ağaç yok edildi. Valar durumları görünce Dunedain'a saldırır ve şehirlerini yok eder. Sadıklar ise çokten bir gemi yapmış, olanları izlemiş ve sonra toprakları terk ederek bizim bildiğimiz Gondor topraklarına gelip, Gondor'u kurarlar.

Sauron ise zaman içinde kendi cismini değiştirip, "Annatar" hediyeler veren olarak Noldor elflerinin arasına girer ve onlara yüzük yapımını öğretir. Gil-Galad ve Elron akrabalarını uyarsalar da onları dinlemezler ve Güç Yüzükleri dövülmeye başlanır. 

"Üç Yüzük Elf Efendilerine,
Yedi Yüzük, Cüce Hükümdarlara,
Dokuz Yüzük ise İnsanlara" verildi.

Ama Sauron'un niyeti çok başkaydı. Mordor'da Hüküm Dağın'ın ateşinde gizlice dövdü "Tek Yüzüğü" ve tüm yüzükleri ona bağladı. Böylece hepsini kontrol edebilecekti. Yüzüğü taktığın anda ise Sauron'un açığa çıkmış oldu ve elfler üç yüzüğü çıkartarak sakladılar ve yüzükleri bir daha bulamadı. Oysa yüzükler Cirdan(sonra Gandalf), Elrond ve Galadriel'in elindeydi. Ve onları kullanarak halklarının ve topraklarının güvenliğini sağlamayı başardılar.

Diğer yandan cüceler için yüzüklerin büyüsü etkili olmadı çünkü yaratılıştan büyüye dayanıklı yaratıklardı. Cücelere saldıran Sauron 7 yüzüğü onlardan almayı başardı ama insanoğlu öyle değildi. Onlar güce düşkündü ve Karanlık'ın her daim en kolay kontrol ettiği canlılar olduklarını yeniden kanıtladılar. İnsan kralların elindeki yüzükler onları karanlığa sürükledi ve sonunda ölüm ile yaşam arasına sıkışıp, Sauron'un kölesi halinde geldiler. Yüzük Tayfları ya da Nazgul dendi onlara. Hatta aralarında birkaç Dunedain soyu dahi olduğu söylenir ki efendisi ve Sauron en çok o insanlardan nefret ederlerdi.  Ama olay burada bitmedi elbette elfler ve insanların son ittifakı kuruldu ve Dagorlad'da savaştılar. Gil-Galad ve Elendil bu savaşta bir çok insan ve elf gibi katledildiler. Isildur yüzüğü Sauron'un parmaklarından kesip aldı ve onu kaçıp saklanmaya mecbur bıraktı. Fakat Isildur yüzüğü yok etmedi ve bir çeşit ganimet hakkı gibi soyuna ve halkına saklamak istedi ama bir gün orklar tarafından pusuya düşürüldü ve yüzük ona ihanet ederek, oğulları ile birlikte öldürüldü.

Sonraki yıllarda Dunedain'lar artık yaban yerlerde yaşar oldular ve soyları çok azaldı. Gondor ise vekilharçlar tarafından yönetilmeye başlandı. Kolcu olarak da anılan Dunedain soyu kim olduklarını ve ne yaptıklarını herkesten gizlediler. Bunların liderlerinden olan Arathorn öldürüldüğünde geriye kalan iki yaşında oğlu Aragorn da onların lideri olmuştu ama güvenliği için annesi ile birlikte, atası Elros ve Earandil'den akrabası olan Elrond'un korumalığına verilir ve Aragorn kim olduğunu bilmeden Elrond tarafından korunur ve yetiştirilir. Bu zaman zarfında ise Sauron yeniden harekete geçmiştir ama Dunedain ve tek yüzüğe ne olduğunu bilmemektedir. Güç yüzüğünü de arasa da bulamaz çünkü asırlardır kayıptır. Ta ki Gollum denen bir hobbit onu bulup 500 yıl boyunca dumanlı dağlarda saklayana kadar. Sonra ise Thorin Meşekalkan ile bir macera yaşadığı sırada Bilbo Bagins isimli başka bir hobbit'in eline geçmiştir ve birkaç yıl boyunca daha yüzük sır olmuştur ama sonra ise herkesin bildiği gibi yüzük ortaya çıkmıştır.

Bundan sonra olanlar ise yüzüklerin efendisi kitabının kısacık bir özeti gibi ilerliyor. Kitapta bahsedilmeyen bir iki ayrıntı da var. Örneğin Legolas'ın babası Thranduil'in verdiği savaş gibi. Evet, bebeğimden sık sık bahsediyor ama bana hala az geliyor. Ölmeden önce ne diye bu adam hakkında daha çok yazmadı ki! :(

Kitap hakkındaki genel görüşüm:  Yüzüklerin Efendisi ve Hobbit kitabından sonra J.R. Tokine'in en sevdiğim kitabı bu. Kitap Silmarillion'un kısa bir özeti ile başlıyor ki ondan daha açıklayıcı geldi bana. :D Muhakkak ki bir de sözlük eklenmiş ama benim çok sevdiğim haritalar bunda yok. :( Dediğim gibi Tharnduil konusu hala bana doyumsuz. :( Dil fena değil, akışkanlık da. Başarılı bir çalışma değil dersem zaten kafama çürümüş domates atarsınız, biliyorum! :D

Kitap önerisi: Almayanı terlikle kovalarım. :)

Puan: 10/10

Kitap Fiyatı: 16 (Gittigidiyor da gördüm adamın biri 40 tl'ye satıyor. Ahlaksız! Böyle şeylere düşmeyin ha)